Tarikatlar,gruplar gibi bir kişinin veya kişiler grubunun etrafında şekillenen ve hem ekonomik hem de siyasi faaliyet ve buna bağlı olarak da beklentileri olan oluşumlar ile bir fıkıh karıştırılmamalıdır.

Bahse konu olan oluşumlar genel anlamda menfaat üzerine kurulu olduklarından gerek siyasi anlamda gerekse ekonomik anlamda menfaatlerine uygun kişi ya da kuruluşlarla ilişki kurabilirler. O halde bir fıkıha mensup önde gelen din adamlarının ya da siyaset adamlarının bir partiyi ya da kuruluşu direkt olarak herkes tarafında bilinecek şekilde desteklenmesi doğru mudur? Keza bir dönem yönetimde olan parti bir başka dönem muhalefette olabilir. Ya da bir konuda aynı görüşte olup bir başka konuda zıt düşülebilir. Ve eğer sayıca etki edebilecek bir durumda değilseniz bu o yerde o fıkha bağlı kişileri toplumun diğer kesimlerince tecrit edici bir hal alabilir. Bir misyonu taşıyan kişi-kişiler gerek ferdi olarak  gerekse yöneticisi oldukları kuruluşlarda o misyona uygun beyan ve davranışlarda bulunmalıdır. Ki ancak bu şekilde yüklendikleri ağır yükü taşıyabilsinler…

“Zaman ikidir; Ya sana yâr olur, ya aleyhine döner. Yâr oldu mu, aldanıp gaflete düşme; aleyhine döndü mü de dayan.” İmam Ali(a.s)

 

Yorumlar

Hiç yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yazın

Yorum Yaz

To Top ↑